sevgili kelimesini duyunca neden aklıma sarşın, lüleli saçlı kızlar, kısa kızıla boyalı saçlı kızlar, hint kınalı kızlar, taş vücutlu kızlar geliyor da; taş gibi adamlar gelmiyor? neden benim aklım hep rakiplerde? nerden çıktı bu süperler?neden kendime sevgili düşünmüyorum da bana sevgili olabileceklerin sevgililerini düşünüp duruyorum?
zamanın birinde bir filmden geliyorduk. otobüsteydik, kalabalıktı.ayakyatdık ve önümüzde uzun bir yol vardı. yeşil değildi, ince de değildi. o yolda yeşil olan içinde bulunduğumuz otobüs, ince olan da otobüsteki kızdı. oldukça güzel, sade, alımlı, bakımlı, havalı birşeydi. o kızı görünce filmdeki hatun gelmişti aklıma. benzer özellikleri had safhadaydı. (bu had safha kelimesi bir haftadır had safhada karşıma çıkıyor.) kulağına eğilerek demek isterdim. ama eğilmedim. çünkü ayaktaydık ve benden uzundu. o benim ağzıma doğru eğildi onun için. "iyi ki" dedim "filmdeki kız kadar güzel değilim." kulağıma eğilerek "sen, sende varolan şeylerin neler olduğu bilmiyorsun." tarzında beni o anda otobüsteki bütün kızlardan mutlu edecek bir söz söylemişti.
ertesi gün anlatmıştım bu olayı ve unutamamıştım uzun süre. kızlara olan bu düşmanlığım yoktu o günlerde. farklı takımlarda oynasak bile milli maçlarda bir araya geliyorduk. şimdi ne otobüsler yeşil, ne de sinemada o kadar güzel film var. üstelik artık otobüse binince ayağa kalkıp yer veriyorlar. üstelik artık ben başka bir takıma transfer olmuştum. hatta yakında antrenör bile olacağım.