giriş gelişme SONUÇ
Bazen anlıyorum kazandıkca kaybetmenin değerini ve anlıyorum seni kazanmak için kaybettiklerimi. Gözlerinden yalan akıyormuş...
Beyninizi tokatlayan blog
Bazen anlıyorum kazandıkca kaybetmenin değerini ve anlıyorum seni kazanmak için kaybettiklerimi. Gözlerinden yalan akıyormuş...
25 yılı devirdik geldik 26'ya. Şu aleme nam salmak için ne yaptık. İyi ki Dede Korkut zamanında yasamıyormusum. Bunca sene isimsiz dolaş dur. Gerçi o hikayeler hep yağız delikanlılar için vardı ama olsun. Bizden de birşey yapmamızı mutlaka isterlerdi.
Hiç de öyle başlama ve bitirme arasında onları ikiye bölen bir çizgi yokmuş. Bürsürü şeye başladım ama hiç birini yarılayamadım. Birine iş bulmaya çalıştım bütün başladığım işlerin yanı sıra, o da bir haftaya kadar ancak biter. Bir tek kahve bitti o kadar..
beyhude geçecek olan bir pazar a merhaba
evet kazaklarımızı bir süreliğine kaldırmamız gerek oldu. kazakların kalkıs ve iniş tarihleri tamamen okuyucuya kalmış.
Evet geçti bitti gitti. sakinleşmenin tam zamanı. Diğer 25 yılda olduğu gibi bu yılda aynı etkinlikler, kutlamalar. Ancak sanal alemden beni yanlış anlamış müsait bi düşmanım, yine sanal alemden nazlandığım kapris vs. yaptığım bir arkadaşım, şu sıralar sanal alemden daha da sanal bir hale gelmiş ve kendisini hoş gördüğümüz bir başka arkadaşımız var. Eskiyüz tutmuş birkaç sivilce, verilmiş 1,2 kilo, alınmış birkaç-birçok etek, siparişi verilmiş 17 kitap bizimle beraber 26 ya gelenler.
Başlığımızdan da anlaşılacağı üzere evet bugun benim doğum günüm...
insanın okunacağını bile bile buraya birşeyler yazması teshircilikten başka bir şey değil bence. o yüzden yazma ve yazmama konusunda tereddüt etmemek elde değil. aslında birçok kadın bu kuruntuları hep yasar ve finfiriklerinir. gerçi bu yazdıklarımı okuyup beni anlayacak bir kişi var ama olsun. bütün gece yazsamıydım diye karınagrısı çekmektense canının istediğini yiyip midemi bozmak daha iyi sanki.
şakşuka şaksuka şakşuka şakada şuka. doyamadım, tadamadım yiyemedim şakada şuka... sırası karışmış olabilir Tarıkcığım.. pardon ama karışık olan bir tek şakşuka mı? değil. rus salatası, pizza, su+yoğurt, bi de kafa tabi. durulacak bekliyorum.
tamamiyle masumane bir yürüyüştü. derken bana sallanan bir el gördüm. biraz geç oldu ama onunla tanıştım. kendimi anlattım, neler yaptığımdan bahsettim. sohbet koyuydu doğrusu paylaştıkça azalıyor insanın derdi kaygısı. iş güç derken normal yaşantımıza dönmüştük. her şey iyi gidiyordu. derken bir kilo kıyma ve köfte ile gelen öfke herşeyi alt üst etmişti. toparlama turları. topunu oynatıp oynatmamakta kararsız bir çocuk ve oyuna kaltılıp katılmama konusunda çekingen diğer bir çocuk. maç kaç kaç bitti bilmiyorum
itiraf da bir türlü adımı göremiyorum. tamam bu işlerde yeniyim ama benimkilerden kötü itirafları görünce deli oluyorum. çözüm: burda.işte sana ekran. oku basından geçenleri sonra yorum yap.
bu ilk gün olduğu için ilk sözleşmeyi yaparak işe başlamak gerekir. iş bu sözleşme tek taraflı olarak fesh edilebilir, kurallar kullanıcı tarafından bir defaya mahsus olarak çiğnenebilir, yeni maddeler eklenebilir, eskileri çıkarılabilir. ayrıca bir Türk gencine yakışır bir Türkçe ile yazılar yazılır. beni bir blogger yapan mickey kardeşimize tesekkür edilir...